Basın Haberleri

CategoriesBasın Haberleri

Kekemelik, bir Türk konuşma ustasının yöntemiyle 15 gün gibi bir süre içinde tarih oluyor.

Kekemelik, bir Türk konuşma ustasının yöntemiyle 15 gün gibi bir süre içinde tarih oluyor.

Türkiye’den bir konuşma ustası, kendi geliştirdiği bir yöntemle kekemeliği tamamen ortadan kaldırıyor. Beyaz Sanat Kekeme Eğitim Merkezi’nin kurucusu İsrafil Hancı, “Bizim için iki hafta yeter” iddiasını ortaya koyuyor, eğittiği her öğrencinin buna delil olduğunu söylüyor.

İsrafil Hancı, bir konuşma ustası. Yıllardır eğitim alanında edindiği tecrübeleri, kekemeliğin giderilmesinde yoğunlaştırdı. Bir program geliştirdi ve buna “KEKEMELODİ” adını verdi. Önce yakın çevresinde yaptığı uygulamalardan yüzde 100 sonuç aldı.

www.kekemelodi.com internet sitesinden insanların bu programdan nasıl yararlanacağını anlattı.

Geçtiğimiz yıldan itibaren itibaren ise bunu insanların istifadesine sundu ve Beyaz Sanat Kekeme Eğitim Merkezi’ni kurdu. Üstelik, bu sonucu sadece 15 gün içinde elde ediyor. Kekemeler, “susma”, “doğru nefes alma”, “ayna terapisi” ve “özgüven” çalışmalarıyla yapılan eğitim sonunda yeni bir hayata adım atıyor. Hayatı korku ve endişe içinde geçen talebeler eğitim sonunda özgüvenin ve rahat konuşabilmenin mutluluğunu yaşıyor.

TÜRKİYE’DE 2 MİLYON KEKEME VAR

İsrafil Hancı, “Çocuklarımızı cinler, periler öcüler, kediler, köpeklerle korkutuyoruz Yalnız kaldıklarında duyduklarını hatırlayıp korkuyor. Ayrıca baskıcı bir aile ortamı kullanda kekemeliğe sebep oluyor. Çocuğun kendine öz güveni kayboluyor” dedi.

Türkiye genelinde 2 milyona yakın kekeme olduğunun tahmin edildiğini belirten Hancı, kekemeliğin büyük oranda 2-7 yaş arasında oluştuğunu anlattı. Eğitim programının, okuma-yazma bilenlere yönelik olduğu için 8 yaşından büyükleri eğitime aldıklarını söylüyor. Hancı, şunları söyledi:

“Bir haftada konuşma başlıyor. Merkeze gelen öğrenciler, önce eski konuşma alışkanlıklarını unutmak ve yeni bir alışkanlık kazanmak için bir haftalık susma eğitimi alıyor. Toplumda ve aile içinde hiç konuşmuyor; sadece her gün merkeze gelerek bilgisayarda en az 3 saat yavaş ve melodik bir sesle metin okuyorlar. Bir haftalık susma döneminin ardından öğrenciler rahat ve akıcı bir konuşmaya başlıyor.”

VELİLER MUTLULUKTAN AĞLIYOR

Susma döneminin 3. gününde olan Akif´in büyük ilerleme kaydettiğini okumasından anlayan anne Mine Dürüs, ´Düzelmesini çok istediği için kurallara uyuyor. Önceden dışarı çıkıp çocuklarla oynamak istemezdi. Şimdi konuşmadığı halde çıkıp oynuyor. Onun mutluluğunu görmek her şeye değer. Üçüncü günde hiç takılmadan okuduğunu görünce mutluluktan ağladım´ diyor.
..

Kekemelikten de korkularından da kurtuluyorlar

´Aslında bir gün geçeceğini biliyordum. Bundan sonra başka bir Kadir olacak.´ diyen Kadir, memleketine daha güzel konuşarak dönecek olmanın sevincini yaşıyor. Muhammed ise, ´Susma döneminde biraz zorluk çektim; ama buna değdi. Benim ciddi bir özgüven problemim de vardı ama bakın şimdi sizinle rahat bir şekilde konuşuyorum. Buraya ilk başladığım zaman gazetecilerden kaçtım ama şimdi canlı yayına bile katılabilirim. Bu kadar güçlü hissediyorum kendimi. Buradaki hocalarımın doğru ve etkileyici motivasyonu sayesinde kaygı ve korkularımdan kurtuldum. Artık daha büyük hedeflerim var. Oraya doğru ilerleyeceğim.´ şeklinde konuşuyor.

Eğitimin ilk haftasını ´susma´ dönemi oluşturuyor. Konuşma bölümündeki ´ayna´ tekniğinde ise zaman içinde edinilmiş yanlış ´tik´ler ve ağız hareketleri geride bırakılıyor.

PROGRAMI GÖREN ŞUBE AÇMAK İSTİYOR

İsrafil Hancı’nın geliştirdiği yöntemin etkinliğini gören Anadolu’nun farklı merkezlerindeki eğitimciler, bunu bulundukları yerde kullanmayı istedi. Bunun üzerine şubeleşmeyi gündemine getiren konuşma ustası Hancı, Kadıköy, İzmir, Bursa, Ankara, Kocaeli, Bursa, Konya, Trakya Çorlu, Van, Erzurum, Samsun, Sakarya ve Azerbaycan  şube açtı.

http://www.haber7.com/egitim/haber/423550-kekemeligi-15-gunde-cozen-adamvideo

CategoriesBasın Haberleri

Kekemeliği Yendiler, ‘Konuşarak’ Kazanıyorlar

Kekemelodi Genel Koordinatörü İsrafil Hancı, “Verdiğimiz melodik ve hipnotik eğitim metodu ile konuşmaya yeni bir kimlik kazandırıyoruz. Konuşma bozukluğu olan insanların konuşmalarının rengini belirliyoruz

Minibüste ‘inecek var’ diyemeyen, konuyu çok iyi bilmesine rağmen parmak kaldıramayan, sosyal çevresinde kendisini ifade edemeyen kekemeler eskisi kadar çaresiz değil. Geliştirilen yeni tekniklerle kısa sürede konuşma bozukluğundan kurtulabilen kekemeler, artık ekmeklerini de ‘konuşarak’ kazanabiliyor.

Kekemelik rahatsızlığı olup da normal hayatı devam ettirebilmek her zaman o kadar da kolay değil. Eğitim, iş dünyası başta olmak üzere hayatın birçok alanında kekeme olmak insanı ister istemez ikinci planda kalmaya iten bir faktör oluyor. Türkiye’nin yüzde ikisinde konuşma bozukluğu olduğunu söyleyen Kekemelodi Genel Koordinatörü İsrafil Hancı, kekemeliğin insanların psikolojisini ve sosyal hayattaki dengesini bozduğunu ifade ediyor. Hancı, bugüne kadar eğitim verdikleri 5 binin üzerindeki konuşma bozukluğu yaşayan kişilerin neredeyse tamamını normal şekilde konuşturmayı başardıklarını dile getiriyor. Yaptığımız araştırmada biz de eğitimler sayesinde kekemelikten kurtulup çağrı merkezi elemanlığı ve tiyatroculuk yapanlara bile rastlıyoruz. Konuşma bozukluğu olanlar, eğitimle konuşmanın normalleştiğini ve bunun sonrasında psikolojilerinin de düzeldiğini kaydediyorlar. Kurum olarak psikolog danışmanlara sahip olduklarını söyleyen İsrafil Hancı, aldıkları olumlu neticelerden haberdar olan doktor ve psikologların da konuşma problemi yaşayan bazı insanları kendilerine yönlendirdiklerini belirtiyor.

Hancı, günde 6 saat eğitim vererek ortalama 3 haftada konuşma problemlerini çözdüklerinin altını çiziyor. Hancı, “Verdiğimiz melodik ve hipnotik eğitim metodu ile konuşmaya yeni bir kimlik kazandırıyoruz. Konuşma bozukluğu olan insanların konuşmalarının rengini belirliyoruz. Kekemelerin problemi hızlı ve kesik konuşmak. Biz verdiğimiz eğitimlerle onların konuşmalarına ritim kazandırıyoruz.” diyor.

‘Müsait bir yerde inecek var’ diyemiyorlar

Mehmet Ali Şahin (19), “Orta ikinci sınıfta iken tiyatro oyununda sahneye çıktığımda salonun aşırı kalabalık olmasından dolayı çok heyecanlandım. Bu heyecan patlaması zaten bozuk olan konuşmamın tamamıyla gitmesine sebep oldu. Daha önce de tiyatroda oynuyordum; fakat o kalabalık karşısında ağzımı dahi açamadım.” diyerek kekemeliğinin nasıl başladığını anlatıyor. Şahin, “Özellikle bayanlarla konuşurken hep dalga geçilir ve küçük düşerim korkusu vardı. Kekemelodi kursunda bayan hocaların ders verdiğini görmüştüm. Kurstan tam vazgeçmişken İsrafil hocam beni ikna etti.” diyor. Şahin, bir hafta boyunca derse girmeden sadece kendi başına okuma egzersizleri yapmış. Konuşması düzelmeye başladıkça da çekingenliği gitmiş. Şahin’e konuşma problemini hallettikten sonra şimdi özel bir TV’den dizide oyunculuk teklifi gelmiş. Bir ay gibi kısa bir sürede melodik ritimle konuşmaya başladığını belirten Mehmet Ali, “Bu eğitim sayesinde sadece konuşmamız düzelmiyor, aynı zamanda kaybettiğimiz sosyalliğimizi de geri kazanıyoruz.” diyor.  Şahin, şimdi bir çağrı merkezinde arayan müşterilere telefonla yardımcı oluyor.

Kadir Has Üniversitesi Hukuk Bölümü ikinci sınıf öğrencisi Muhammet Fatih Yavuz (22) da küçük yaşlardan itibaren kekeme olduğunu söylüyor. Yavuz, “Topluluk arasında hiç konuşamıyordum. Ancak artık 17 yıllık okul hayatımda hiç yapmadığım birçok şeyi yapabiliyorum. Derste söz almak için  çok rahat parmak kaldırabiliyorum.” diyor. Kekemelerin sosyal hayatta birçok problemle karşı karşıya kaldığını belirten Yavuz, “En büyük sıkıntı okullarda yaşanıyor. İnsanlar dalga geçiyorlar. Sınıfta kötü bir olay olduğu zaman herkes suçu benim üstüme atıyordu. O telaşla daha da heyecanlanıp hiç konuşamadığımdan kendi suçsuzluğumu söyleyemiyordum.” şeklinde konuşuyor.

Turgut Vural (28), iki sene önce konuşma problemini çözmüş ve o günden beridir de Bakırköy Sanat Merkezi’nde tiyatro oyunculuğu yapıyor. Orta birinci sınıfta iken kekemeliğinin başladığını söyleyen Vural, “Eskiden kalabalıklar arasında konuşmayan, sessiz bir insandım. Kekemelik sorununu çözdükten sonra kendine güveni olan, daha konuşkan ve daha girişken bir insan oldum. Eskiden hiç tanımadığım insanlarla konuşmaya çekinirken artık herkesle konuşabiliyorum.” diyor.

CategoriesBasın Haberleri

Kekemeliğin çözümü terapiden geçiyor

Kekemeliğin çözümü terapiden geçiyor

İstanbul Ajansı Haberi – Kekemelik sorun olmaktan çıkıyor

Türkiye’de on binlerce insanın çeşitli sebeplerle karşılaştığı halk arasında “kekemelik” olarak tanımlanan konuşma bozukluğu rahatsızlığı, ortalama iki haftalık terapinin ardından sorun olmaktan çıkıyor.

Türkiye’de her yaş gurubundan on binlerce kişi kekemelik problemiyle nedeniyle konuşma bozukluğu yaşıyor. Bu nedenle günlük hayatta konuşma zorluğu çeken bireyler, ister istemez sosyal hayattan da uzaklaşabiliyor. Kendini ifade etme zorluğu yaşayan bireylerde ise özgüven eksiliği sıkça baş göstererek kişinin hayatını olumsuz yönde etkiliyor. Konunun uzmanları ise kekemelik problemi yaşanan bireylerde konuşma zorluğunun kendiliğinden geçme ihtimalinin çok düşük olduğunu belirterek uzman desteğinin alınması gerektiğini belirtiyor.

Üç aşamalı tedavi uygulanıyor

Kekemeliğin tedavisinde üç aşamalı yol izlenerek verilecek teknik eğitimlerle bireylerin ortalama 2-3 hafta içerisinde akıcı bir şekilde konuşmasının sağlanabileceğini belirten Kekemelodi Konuşma Terapisti İsrafil Hancı, “Kekemeliği ortalama üç haftada çözüme ulaştırıyoruz. Buraya gelen kişilere öncelikle bu konuyu üç sac ayağı üzerinde değerlendiriyoruz: Nefes, teknik çalışmalarve psikolojik terapiler. Önce insanların nefesini düzene sokuyoruz. Diyaframlarını konuşurken doğru kullanacakları şekilde çalışmalar yapıyoruz. Bununla birlikte konuşurlarken farklı farf ve kelimeleri farklı konumlandırabiliyorlar. O konumlandırmaları doğru şekilde yapmak için farklı şekillerde okumalar yaptırıyoruz. Bir de özgüvenlerini geliştimek için çalışıyoruz. Çünkü kekeledikleri zaman konuşma problemi yaşayanların özgüven problemleri oluşuyor. Dolayısıyla psikolojik terapiler yapıyoruz onların özgüvenlerini geliştirmek ve motivasyon sağlamak için” ifadelerini kullandı.

“Kendiliğinden geçer düşüncesiyle hareket edilmemeli”

Velilere de çağrıda bulunan İsrafil Hancı, “Aileler genelde çocukları kekeme oldukları zaman, konuşma problemleri yaşadıkları zaman ‘belli yaşa gelsin geçer’ gibi basmakalıp laflarla geçiştirmeye çalışıyorlar. Aslında 7 yaşına kadar kekemelik problemi geçmemişse ondan sonra geçme ihtimali çok zayıf binde bir ihtimal. Dolayısıyla gelip 2-3 haftalık eğitimlere katılıp kekemelikten kurtulmaları ve doğru bir şekilde hedeflerine yürümelerini sağlamak gerekiyor” dedi.

“Artık kendimi daha rahat ifade edebiliyorum”

Kekemelikten kurtulmak için dil terapi merkezine gelen 15 yaşındaki Mehmet Tibet Altunal ise artık akıcı bir şekilde konuşabiliyor. Konuşmasını pekiştirmek için terapilere devam eden Altunal, “Geçtiğimiz yazdan beri kursa geliyorum. Şuan düzeldi ama geldiğimde çok sıkıntı çekiyordum, kendimi rahat ifade edemiyordum. Arkadaş ortamlarında söylemek istediğim bir şey ve söylemiyordum. Ama buraya geldikten sonra bana özgüven geldi. Artık kendimi daha rahat ifade ediyorum” dedi.

“Hayallerim bile değişti”
Konuşma terapilerine devam eden 18 yaşındaki Koray Volkan ise “Kursa geldiğimde çok konuşma zorluğu çekiyordum. Özgüvenim kötüydü. Bankaya gittiğim de bile kendimi özgürce ifade edemiyordum. Okulda bir hoca soru sorduğunda ben cevabı bildiğim halde söyleyemiyordum ve düşük notlar alyordum. Ama buraya geldikten sonra hiçbir sıkıntı kalmadı ve kendime özgüvenim geldi.Hiçbir problem yok artık daha rahatım. Mesela ileriye dönük planlarım arttı. Çünkü kendimi daha rahat ifade edebildiğim için daha çok alanda yer tutabileceğim. Bundan dolayı aklımda olan hayallerim bile değişti” şeklinde konuştu.

Veliler çocuklarındaki gelişmeleri heyecanla izliyor
Veliler de kendini ifade etme sorunu yaşayan çocuklarının her geçen gün daha akıcı konuştuğunu görmekten memnun. Konuşma terapilerine katılan oğlunun büyük yol kat ettiğini vurgulayan Mercan Yıkar, “Oğlum Koray 8 yaşında ve 5 yıldır kekemelik sorunu vardı. Buraya iki seneden beri geliyoruz. Çok faydasını gördük. Özgüveni çok gelişti ve müthiş bir ilerleme sağladı. Buraya başladıktan sonra 3 ay içerisinde tamamen bitti diyebiliriz” diye konuştu.